• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/salihbuyuk@ilkposta.com

                                                                                                                                                                                                                                                                               

Takvim
Hava Durumu
TARİHTE BU GÜN
Saat

Biliyormuydunuz

                         

                    KİMLERE  SELAM  VERİLMEZ

   Kur an  okuyana,  Namaz  kılanlara,  Ezan  okuyana,   Ezan  dinleyenlere, 

  Hutbe  okuyana ,  Abdest  alanlara,   Yemek  yiyene,  Dini  inkar  edenlere,    Açıktan  günah  işleyene,    Kumar  Oynayanlara,  Yalan  söyleyenlere,  Muslumana

 eziyet   edene,  Alay  edenlere  selam  verilmez. 

                                  EN BÜYÜK CAMİ

 

Endonezyada bulunan ve 37 Bin Metre karelik bir alan içinde 10. Bin metrekarelik bir yer işgal eden Cami de aynı anda 150 Bin kişi İbadet edebilmektedir.

 

                       

Arılar Hakkında Bilgiler

  • Arılar yarım kilogram bal üretebilmek için bir bal arısının 2 milyondan fazla çiçekten bitki özü toplaması gerekir.
  • Arıların kanatlarını çırptıkları zaman pozitif elektrikle yüklenirler, bu sayede kanatlardaki elektrostatik kuvvetin mıknatıs gibi polenleri arının üzerine yapışır.
  • Arılar ziyaret edilen çiçeğe bir kez daha uğramayarak, enerjiden ve zamandan tasarruf ediyorlar.
  • Arılar yaşlandıkça akıllanıyor,

            

  • Toplayıcı arılar iki kilo bal üretebilmek için toplam olarak Dünya ve Ay arasındaki mesafeye eşit bir yol kat ediyor.
  • Zoologlar daha önceleri, arıların o ünlü kuyruk dansıyla etraftaki arılara en yakın nektar (çiçek balı) kaynaklarını haber verdiklerini sanıyorlardı. Oysa araştırmacılar bu dansın ardında ilginç bir telsiz tekniğinin gizli olduğunu buldular. Bunun için toplayıcı arı ”tepinerek” ve tıpkı boşta çalışan bir motor gibi kanatlarını ”ısıtarak” bir step dansı yapıyor.Arının bu hareketi sayesinde balmumu titreşime geçiyor ve mesajı ”koridor telsizi” aracılığıyla uzaktaki toplayıcılara iletiyor.
  • Uçuş sırasında bir nektar kaynağının yerini tahmin etmek isteyen arılar bunu gözleriyle yapıyorlar ki bu da olağanüstü bir beyin yetisi gerektirmekte. Bununla birlikte bütün arılar aynı derecede yetenekli değiller. Zeka sadece kalıtımla değil, beslenme ve kuluçka sırasındaki sıcaklık ve pupaların gelişimiyle de biçimlenmekte.
  • 16.000 arı türü vardır. Bunların çoğu küme hâlinde yaşamayan arılardır. Yalnızca yüzde beş kadarı grup hâlinde yaşar. En sık rastlanan sosyal arı türü bal arısıdır. 80,000 kadar arı tek bir kovanda koloni olarak yaşayabilir. Erkek bal arıları, yalnızca kraliçe arıyla çiftleşebilmek için yaşar. Kovanda yemek azlığı varsa bu işçi arılar dışarı çıkmak zorunda kalırlar.
  • ‘Balayı’ kelimesi eski bir Kuzey Avrupa geleneğinden türemiştir. Bu geleneğe göre yeni evlenenler bir ay boyunca mayalı baldan yapılmış bal likörü içiyorlardı.
  • İngilizce’de mükemmel insan anlamına gelen ‘bee’s knees’ terimi, Amerikalı çizgi film ustası Tad Dorgan tarafından ortaya çıkarılmış.
  • Birinci Dünya Savaşı sırasında bal askerlerin yaralarını iyileştirmek için kullanılıyordu. Çünkü bal nemi emiyor ve böylece de değerli bir iyileştirme aracı hâline geliyor.
  • Bal asla ve asla bozulmaz.
  • Yabanarıları zaman aralıklarını tahmin edebilir. Araştırmacılar bu böceklerin dillerini aynı anda uzattıklarını tespit etti. Bu özellikleri sayesinde nektar avları hep daha kolay geçiyor.
  • Kuzey Myanmar’da bir madende amber içinde bulunan melittosphex burmensis cinsi arı, bilinen en eski arı. Bu tür tam 100 milyon yıl önce yaşamış.
  • Bezelye bitkisiyle genetik yasalarının önünü açan Avusturyalı keşiş Gregor Mendel, melez arılar yetiştirdi. Ancak bu arılar öyle korkunçtu ki hepsini öldürmek zorunda kaldı.
  • Bir arı yaklaştığında duyduğunuz ‘bız’ sesi, dakikada 11,400 kez çırptıkları kanatlarının sesi. Arılar saatte en az 15 millik hızla gider.
  • Erkek bal arıları çiftleştiğinde gövdelerinin alt kısmı zarar gördüğünden ölürler. Çiftleşme çiftleşme organlarının düşmesine sebep olur ve bu organ kraliçe arıda sıkışıp kalır.
  • Kraliçe arı çiftleşmeye devam eder. Pek çok farklı arıdan 70 milyon sperm toplayana kadar bu böyle sürer.
  • 1660’ların sonuna kadar kraliçe arının aslında ‘kral’ olduğu zannediliyordu. Hollandalı bilim adamı Jan Swammerdam kovanın büyük arısını parçalarına ayırıp incelediğinde yumurtalıklarını keşfetti.
  • Avustralyalı araştırmacılar, bal arılarının insan yüzlerini ayırt edebildiğini keşfetti. Böceklere siyah-beyaz resimler gösterildi ve verdikleri doğru yanıtlar için ödüller sunuldu.
  • Gizli Böcek Sensörü Projesi’nde Los Alamos bilim adamları, arıları patlayıcıları tanımlayabilmesi konusunda eğitti.
  • Yeni doğan bir kraliçe arı, o kovandaki doğmuş ya da doğacak tüm diğer kraliçe arıları öldürür.
  • İşçi arılar güdümlü rollere sahiptir. Buna, ölen kardeşlerini kovandan çıkaran cenaze kaldırıcılığı da dâhildir.
  • Nisan 1984’te özel fakat sınırlayıcı bir kutuya alınan 3,300 arı, uzaya gönderildi. Sıfır yer çekimine alışan arılar neredeyse çok düzgün bir bal peteği oluşturabildi. Ancak tuvalete gitmiyorlardı. Arılar yalnızca kovanın dışına dışkılarını bıraktıkları için yedi gün boyunca hiç dışkı bırakmadılar. NASA sözcüsü, uzay kovanının son derece temiz olduğunu ifade etti.
  • Eski bir inanca göre evinize giren bir arı, gelmekte olan misafire işaret eder. O arıyı öldürürseniz hoş bir misafirle karşılaşmazsınız.

    

          

                                                         ARI

Arılar Hakkında Bilmediğiniz 20 Şey

 01 Ara 09 admin

 

1. 16.000 arı türü vardır. Bunların çoğu küme hâlinde yaşamayan arılardır. Yalnızca yüzde beş kadarı grup hâlinde yaşar. En sık rastlanan sosyal arı türü bal arısıdır. 80,000 kadar arı tek bir kovanda koloni olarak yaşayabilir.   2. Erkek bal arıları, yalnızca kraliçe arıyla çiftleşebilmek için yaşar. Kovanda yemek azlığı varsa bu işçi arılar dışarı çıkmak zorunda kalırlar.   3. Erkek bal arıları çiftleştiğinde gövdelerinin alt kısmı zarar gördüğünden ölürler. Çiftleşme çiftleşme organlarının düşmesine sebep olur ve bu organ kraliçe arıda sıkışıp kalır.   4. Kraliçe arı çiftleşmeye devam eder. Pek çok farklı arıdan 70 milyon sperm toplayana kadar bu böyle sürer.

 

 

 

   

 

                                                 

                                         GÜNEŞ

 

           İşinların    dünyamız  ile arasında   bulunan    149,5  milyon   km lik  uzun  bir mesafeye  rağmen  8  dakika  18  saniye  içinde  bize   ulaştığını  biliyormuy dunuz?

 

 

 

 

                                                         ARI

Arılar Hakkında Bilmediğiniz 20 Şey

 01 Ara 09 admin

 

1. 16.000 arı türü vardır. Bunların çoğu küme hâlinde yaşamayan arılardır. Yalnızca yüzde beş kadarı grup hâlinde yaşar. En sık rastlanan sosyal arı türü bal arısıdır. 80,000 kadar arı tek bir kovanda koloni olarak yaşayabilir.   2. Erkek bal arıları, yalnızca kraliçe arıyla çiftleşebilmek için yaşar. Kovanda yemek azlığı varsa bu işçi arılar dışarı çıkmak zorunda kalırlar.   3. Erkek bal arıları çiftleştiğinde gövdelerinin alt kısmı zarar gördüğünden ölürler. Çiftleşme çiftleşme organlarının düşmesine sebep olur ve bu organ kraliçe arıda sıkışıp kalır.   4. Kraliçe arı çiftleşmeye devam eder. Pek çok farklı arıdan 70 milyon sperm toplayana kadar bu böyle sürer.

  Bir  Arı, yarım   kilo,   bal  için,  çiceklere   37.000  bin   kere

  gidip   gelir.  Bir  günde   kendi   ağılığının   10  mislı   nektar,  taşır.

 

 

 

                                             BILIYORMUSUNUZ

       Merkür gezegeni ,  güneş   etrafındaki 57 milyon 909  bin  200 Km  dönüşünü   87.988  günde   tamamlar.  ortalama  saatte   172. bin   384 km lik  bir  hiz  demektir.

 

 

                                                

                                   DEMİRYOLU  TÜNELİ

  Dünyanın  en  uzun    demiryolu  tüneli  54.1  kilometre  uzunluğu  ile  japonyada  bulunan Seikan  Tüneli dir.


 


               DÜNYA  TARİHİNDE  İLKLER  VE  ÖNEMLİ  BİLGİLER

Dünya Tarihinde İlkler ve Önemli bilgiler  
 
Reform ilk kez Almanya’da,Rönesans ise İtalya’da ortaya çıkmıştır.

İlk posta teşkilatı Lale devri’nde oluşturuldu.

İlk itfaiye teşkilatı Lale devri’nde oluşturuldu.

İlk kağıt fabrikası Lale devri’nde Yalova’da açıldı.

Matbaa ülkemize ilk kez Lale devri’nde gelmiştir.

İlk çiçek aşısı Lale devri’nde yapıldı.

İlk kumaş fabrikası Lale devri’nde İstanbul’da açıldı.

Suğdak Deniz Seferi ilk deniz aşırı seferidir.

Tarihte Türk adında kurulan ilk devleti Göktürk’lerdir.

Tarihteki ilk Türk devleti Hunlar’dır.

Miryekefelon Savaşı ile Anadolu Türkler’in anavatanı olmuştur.

Osmanlı Devleti’nin Afrika’da kaybettiği ilk toprak parçası Cezayir’dir.

Osmanlı Devleti’nin Afrika’da kaybettiği en son toprak parçası Traplusgarp’tır.

Halifelik Osmanlı’ya ilk kez Ridaniye Savaşı’ndan sonra geçmiştir.

İstanbul feth edilmeden önce 16 kez kuşatılmış fakat alınamamıştır.

İllere ilk kez vali gönderilme II.Mahmut zamanında başlamıştır.

İlk nüfus sayımı II.Mahmut zamanında yapılmıştır.

Musadere usulu ilk kez II.Mahmut zamanında kaldırılmıştır.

Ege Bölgesi’nde en uzun kıyılara sahip ilimiz Muğla’dır.

Avrupa’nın en uzun Volga’dır.

Dünyamıza en yakın gezegen Mars’tır.(en yakın gök cismi ise aydır)

En büyük gezegen Jüpiter’dir.

Dünya’nın en az yağış alan kıtası Avusturalya’dır.

Dünya’nın en tuzlu denizi Lut Gölü’dür.

Dünya’nın en büyük göldenizi Hazar Gölü’dür.

Karadeniz’in en yüksek dağı Kaçkar Dağı’dır.

Taşkömürü ilk defa Zonguldak’ta çıkarılmıştır.

Dünya’nın en derin gölü Baykal Gölü’dür.

Deniz yüzeyinden derinliği en fazla olan göl ise Lut Gölü’dür.

Dünya’nın en yüksek gölü ise Titicaca Gölü’dür.

Yerleşik hayatın mümkün olmadığı tek kıta Antartika’dır.

Türkiye’de petrol arama çalışmaları ilk defa İskenderun’da yapılmıştır.

Türkiye’nin en zengin boksit yatakları Seydişehir’de bulunur.

Dünya’nın en küçük adası Antartika’dır.

Türkiye’de heyelan en çok kış mevsiminde görülür.

Türkiye’nin doğusu ile batısı arasında 76 dakikalık zaman farkı vardır.

Türkiye’nin ilk turistik yerleşim yeri Çeşme’dir.

Kümes hayvancılığı en çok Marmara Bölgesi’de farklıdır.

Balkanların en büyük gölü İşkodra’dır.

Doğada en çok bulunan element silisyumdur.

Türkiye’nin en doğu ucunda Iğdır ili bulunur.

Deniz seviyesinden en alçak akarsu Şeria Irmağı’dır.

Türk devletleri arasında altının en fazla çıkarıldığı yer Özbekiastan’tır.

Türkiye’nin çay yetiştirilen tek yöresi D.Karadeniz’dir.

Türkiye’de rüzgarın en etkili olduğu yer İç Anadolu’dur.

Türkiye’nin en az göç veren bölgesi Marmara Bölgesidir.

Güneşe en uzak gezegen Pluton’tur.

Türkiye’de en fazla elma İç Anadolu’da üretilir.

Türkiye’nin en az ormana sahip bölgesi G.Anadolu Bölgesi’dir.

İç Anadolu Bölgesi’nin en yüksek yeri Erciyes Dağı’dır.

Dünya üzerinde çizgisel hızın en fazla oldupu yer Ekvator’dur.

Ulaşım yapılabilinen tek akarsuyumuz Bartın Çayı’dır.

Ülkemizde ilk dokuma fabrikası Nazillli’de açılmıştır.

Ülkemizde ilk şeker fabrikası Uşak’ta açılmıştır.

Ülkemizde ilk demir-çelik fabrikası Karabük’de açılmıştır.

Dünyamıza en yakın gök cismi Ay’dır.

Dünya kalay üretiminde Malezya ilk sırada yer alır.

Kayısı,fındık,çay üretiminde ülkemiz ilk sırada yer alır.

Dünya bor rezervlerin %70'i ülkemizde yer alır.

Ülkemizde ipek böcekciliği en fazla Marmara Bölgesi’nde yapılır.

Türkiye’nin en fazla kara sınırı Suriye ile(877),en az kara sınırı ise Nahçıvan iledir(10)

Ege kıyıları en uzun kıyımızdır.

Ülkemizin en büyük gölü Van Gölü’dür.

Ülkemizde 15 adet büyükşehir,38.000'de köy mevcuttur.

Dünya’nın en sıcak yeri deş-ti Lut Çöl’ünde ölçülmüştür.

Dünyanın en büyük adası Okyanusya Adası’dır.

Dünyanın en büyük akarsuyu, Amazondur.

Dünyanın en uzun akarsuyu,Missisippi’dir.

Türkiye’nin en uzun akarsuyu,Kızılırmak’tır.

Dünyanın en büyük karater gölü, Issık Gölü’dür.(Kırgızistan)

Dünyanın en tuzlu denizi Kızıldeniz’dir.

Dünyanın ilk haritası ünlü Türk denizci Piri Reis tarafından çizilmiştir.

Dünyanın yüzölçümü 510milyon kio metre karedir. 361milyon kilometre karesi,denizlerden 149milyon kiometre karesi karalarla kaplıdır.

Yerkabuğunun en yüksek noktası Himalaya Dağları’nın üstündeki Everest Tepesi’dir.

En derin okyanus çukuru Guam Çukuru’dur.

Karalar üzerindeki en derin yer,Filistin’deki Gor Çukuru’dur.

Yeryüzünün %71'i deniz,%29'u kara(K.Y.K.%39 kara,%61 deniz G.Y.K.%19 kara,%81 deniz)ile kaplıdır.

Kıtaların büyükten küçüğe sıralanışı şöyledir: Asya,Afrika,K.Amerika,G.Amerika,Antartika, Avrupa,Avusturalya…

Ortalama yükseltisi en fazla olan kıta Antartika’dır.

Okyanuslar büyükten küçüğe şöyle sıralanır: B.Okyanus(Pasifik),Atlas Okyanus’u,Hint Okyanusu…

Zonguldak kömür yatakları birinci zamanda oluşmuştır.

İkinci zamanda kıtalar biribirilerinden ayrılmıştır.

Yüksek dağlar üçüncü zamanda oluşmuştur.

Alp Sıra Dağlar’ı,Ege Denizi üçüncü zamanda oluşmuştur.

Ç.kale ve istanbul boğazları dördüncü zamanda oluşmuştur.

İlk posta teşkilatı İranlı’lar tarafından kurulmuştur.

Tarihte ilk yazıyı Sümer’ler kullanmıştır.

Dünya’da ilk baraj Sebe Devleti tarfından yaptırılmıştır.(Yemen)

İlk kalp nakli Christan Bernard tarafından yapılmıştır.

Türkiye’de ilk açık kalp ameliyatını Siyami Ersek yapmıştır.

Solunum yetmezliği ilk olarak beyni etkiler.

En tehlikeli kanama atardamar kanamasıdır.

Bir insan havasızlığa en fazla 4-6 dakika arasında dayanabilir.

Nakli en zor organımız Karaciğer’dir(çabuk donar)

Dünyada bilinen ilk kilise Hatay’daki Senpiyer Kilisesi’dir.

Anadolu’da kurulan ilk tarikat Baba İshak’ın kurduğu Babailik Tarikatı’dır.

İlk medrese,1327'de Orhan Bey zamanında İznik’te açılmıştır.

Türk Edebiyatı’nın en eski yazılı kaynakları Orhun Yazıtları’dır.

İlk bireysel zeka testi 1905'te Fransız Binet ile Simon tarafından uygulanmıştır.

Anadolu’da kurulan ilk tarikat Baba İshak tarafından kurulan “Babailik”tarikatıdır.

Türk tarihinde ilk medrese Karahanlı’lar zamanında yapılmıştır.

Türkçe’yi resmi dil olarak ilan eden ilk devlet adamı Karamanoğlu Mehmet Bey’dir.(13Mayıs1277)

Dünyada en fazla konuşulan diller sırasıyla şöyledir:Çince,Hintçe,İngilizce,İspanyolca ve Türkçe’dir.

Kendi resmini en çok yapan ressam,Hollandalı Remrant’tır.

İnsan tenini en iyi yapan ressam,Belçikalı Rubens’tir.

Müzecilikle ilgili ilk girişim Damat Ferit(1830)tarafından başlatılmıştır.

İstanbul’daki ilk büyük Osmanlı yapısı Eyüp Sultan Camii’dir.

Kalbi en ayrıntılı çizen ressam Leonardo Da Vinci’dir.

Kabe’nin mimarı Hz.İbrahim’dir.

İlk Osmanlı sarayı Bursa’da yapılmıştır.

Bilinen en eski beste Melagari Abdülkadir’e aittir.

Final Fantasy tamamen bilgisayar teknolojisi ile yapılmış ilk filmdir.

Ünlü Mona Lisa resmi Lor Müzesi’nde bulunmaktadır.(Fransa)

Şener Şen’in başrolde oynadığı ilk film Namuslu’dur.

İstanbul’un fethinden sonra ilk saray Bayezid Meydanı’nda yapıldı.

Anadolu’ya konser turnesi yapan ilk pop sanatçı Erol Büyükburç’tur.

Türkiye’de kabare tiyatrosunun ilk öncüsü Haldun Taner’dir.

Mısır Piramitlerinin en büyüğü Keops’tur.

Sinema tarimizde en çok bilet satan film”Rüzgar Gibi Geçti”filmidir.

Türkiye’de en büyük arkolji kazı alanı Çatalhöyük’tür.

Dünyada ilk güzellik yarışmasının yapıldığı yer Ayazma’dır.(Ç.Kale)

Türk sinema tarihinde ilk uluslararsı ödül alan ilk film Susuz Yaz’dır.

İlk Türk filmi Fuat Uzkınay tarafından yapıldı.

Yurt dışında plak kaydı yapan ilk Türk orkestra şefi Hikmet Şimşek’tir.

Türkiye’de ilk çekilen belgesel Ayastefonos’taki Rus Abidesi’nin yıkılışıdır.(1914)

Kanun adkı saz ilk defa Farabi tarafından bulundu.

İdil Biret ilk ve en genç Türk piyanistidir.

Dünyanın en pahalı sualtı filmi Water Woult’tur.(Su Dünyası)

Uzaydan görülen tek insan yapıtı Çin Seddi’dir.

Atatürk’ün ilk heykeli Gülhane Parkı’nda dikilmiştir.(İst.)

İlk Müslüman müzikolog El-Kindi’dir.

İlk fotoğraf J,Nicephore Niepce tarafından çekilmiştir.

İlk posta pulu 1840'da İngiltere’de satışa sunulmuştur.

Türkiye’nin ilk uydu kenti Bahçeşehir’dir.

Eyeri ilk kullanan medeniyet İskitler’dir.

İlk uçan insan Hazerfen Ahmet Çelebi’dir.

Türkiye’de ilk milletvekili seçimleri I.Meşrutiyet’de yapıldı.

İlk insan hakları beyannamesi 15 Temmuz 1789'da Fransa’da yayılanmıştır.

Aya ilk ayak basan insan Neil Amstrong’tur.

İlk nobel ödülünü Almanya kazandı.

Türkiye’de ilk uçak fabrikası Kayseri’de açıldı.

Doğadaki canlılar içinde erkeği doğum yapan tek hayvan denizatıdır.

Kelaynak kuşları ülkemizde sadece Urfa’nın Birecik ilçesinde bulunur.

En işlek kara sınırımız Yunanistan sınırıdır.

Uzaya çıkan ilk kadın Rus Valentino Kreskivo’dur.

Türkiye’de öldürülen ilk başbakan Nihat Erim’dir.

Everest Tepesi’ne tırmanan ilk dağcı Edmunt Hillary’dir.

Türkiye’de ilk İngilizce gazete Billur Çelik tarafından çıkarılmıştır.

Türkiye’nin ilk haber spikeri Zafer Cilasun’dur.

Mallarda kalite arayan ilk millet Türkler’dir.

Türkiye dışarıya ilk olarak G.Kore’ye asker göndermiştir.

Türkiye’nin en eski şehri Hakkari’dir.

Türkiye’de taşkömürünü ilk defa Uzun Mehmet bulmuştur.

Cumhuriyer hükümetinin ilk sağlık bakanı Adnan Adıvar’dır.

Ay yılı esaslı tek takvim Hicri takvimdir.

Hristiyanlığı kabul eden ilk kafkas kavmi Gürcüler’dir.

Yeryüzünde yapılan ilk mabet bina Kabe’dir.

İlk Osmanlı kadısı Karamanlı Mustafa Fakih’dir.

Türkiye’nin ilk diyanet işleri başkanı Rıfat Börekçi’dir.

Müslümanlar’ın müslüman olmayanlarla yaptığı ilk savaş,Bedir Savaşı’dır.

Türkler’in en eski dini Totemcilik’tir.

İslam tarihinde ayrılığın başladığı ilk savaş Sıffin Savaşı’dır.

İlk kalemi yapan peygamber Hz.İdris’idr,ilk saati yapan peygamber ise Hz.Yusuf’tur.

İlk cuma namazı Ranuna Vadisi’nde kılınmıştır.

Mezhepler ilk olarak Kerbela Vakası’ndan sonra ortaya çıkmıştır.

Hrıstiyanlık dini Roma Devleti sınırları içinde doğmuştur.

Kur-an-ı Kerim’in ilk suresi Fatiha,en kısa suresi ise,Kevser Suresi’idir.

İslam tarihinde inşa edilen ilk mescid Küba Mescidi’idir.

Türkiye’nin en kalabalık mezarlığı İstanbul Karacaahmet Mezalığı’dır.

Gümüş en çok Meksika’da üretilir.

Konya Türkiye’nin en uzun karayolu ağına sahiptir.

Sanayi devrimi ilk kez İngiltere’de başladı.

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin ilk başkanı M.Kemal’dir.

Türkiye’de baskı tekniğini ilk kez İbrahim Müteferrika kurmuştur.

İlk TSE belgesi Yıldırım Bayezid devrinde çıkarılmıştır.

Dünyanın en az yüzölçümüne sahip ülkesi Vatikan’dır.

Türkiye’nin en yüksek minaresi Selimiye Camisinde bulunur.

Everest’e tırmanan ilk Türk dağcı Nasuh Mahruki’dir.

Nobel tıp ödülünü ilk kez Almanya kazanmıştır.

Uçak ilk olarak ABD’de kullanılmaya başlanmıştır.

Susuzluğa en fazla dayanabilen hayvan devedir.

Açlığa en fazla dayanabilen hayvan kablumbağadır.

Türkiye Cumhuriyeti devletini ilk kabul eden devlet Ermenistan’dır.

Keşfet » Dünya tarihinde ilkler enler önemli bilgiler

 





              DÜNYA   HAKKINDA  İLGİNC  BİLGİLER

Dünya Hakkında İlginç Bilgiler

 Yazar: sercan Kategori:Genel Yorumlarınızı Bekliyoruz 767 Okunma

 

Dünya güneşe yakınlık olarak 3. sıradadır, Dünya toprak yoğunluğu bakımdan 4. sıradadır, Dünya’da üretilen en pahalı yapı, yapımı için 150 milyar dolar harcanmış olan Uluslararası Uzay İstasyonu’dur. Dünya Güneş sisteminde yaşamın olduğu bilinen tek gezegendir, Dünya yaklaşık 4,467 milyar yaşındadır, Dünya’nın en uzaktan çekilmiş fotoğrafı, yaklaşık 6 milyar kilometre öteden çekilmiştir ve Soluk Mavi Nokta olarak bilinir. Dünyanın şekli ekvator çevresi ile kutupların çevre uzunluğu aynı olmadığı için basık bir yapıdadır. Latince olarak bu yapıya “Geoid” denilmektedir. Dünya üzerinde keşfedilmiş en dayanıklı canlı olan Tardigrad, vakumlu uzay ortamında 10 gün hayatta kalabilmektedir. Dünyanın çapı yaklaşık 12.742 kilometredir. Dünyadaki en yüksek bölümü Everest dağı, zirvesi ise 8.848 m, Dünya’daki altının %99’u, çekirdeği içerisinde bulunur. Öyle ki, Dünya’nın çevresini 45 santimetre kalınlığında sarabilecek kadar altın vardır. Dünyanın en derin noktası Mariana çukurudu, dibi 10.924 m., Antarktika’daki toplam buz miktarı, Atlas Okyanusu’ndaki su miktarına eşittir. Dünya üzerindeki tüm volkanik aktivitelerin, %90’ı okyanus tabanlarında gerçekleşmektedir. Dünya’nın çekirdek kısmı 5500 santigrat derece sıcaklıktadır. Bu sıcaklık, Güneş’in yüzey sıcaklığına hemen hemen eşittir. Dünyanın bir günü 24 saat yoktur. Doğrusu, 23 saat 56 dakika 4 saniyedir. Dünya üzerinde açılan en derin delik, Sakharin-1 kuyusudur ve 12.4 kilometre derinliğe inmiştir. Dünya’nın yüzeyinden merkezine olan uzaklık (yarıçapı) ise 6371 kilometredir. Büyüklük olarak 1.3 Milyon adet dünya bir araya geldiği zaman, 1 adet güneş meydana gelebilmektedir. Dünyanın bir ucundan diğer ucuna tünel kazıldığını düşünelim ve bu tünelin başından atlayan birisi diğer ucuna tam 42 dakikada varabilir. Eğer Dünya’daki tüm sular bir küre olacak şekilde bir araya toplansa, bu kürenin çapı 1384 kilometre civarında olacaktır. İngiltere Kraliçesi, Dünya topraklarının 1/6’sının yasal sahibidir. Güneşten hareket eden bir ışık dalgasının Dünyaya seyahati yaklaşık 8 dakika sürmektedir. Bir çay kaşığı toprakta bulunan organizmaların sayısı, Dünya üzerindeki insan sayısından daha fazladır. Dünya, bir bowling topundan bile daha pürüzsüzdür. Bowling topunun üzerindeki, hissedilemeyen pürüzlerin aksine, en yüksek dağ ile en derin okyanus bile Dünya yüzeyinin kalınlığının sadece 5.000’de 1’ini oluşturur. Dünya’nın yaklaşık olarak 1/3’ü çöldür. Dünya’nın en kurak bölgesi olarak bilinen Antarktika’nın Kuru Vadi bölgesine son 2.000.000 yıldır hiç yağış düşmemiştir. Her gün 200.000 yeni insan doğmaktadır. Bilinen en eski insan yapımı dini yapıt, Milattan Önce 10. milenyumda (MÖ 10.000) yapılmış olan Göbeklitepe’dir ve Türkiye’de bulunur. Dünya üzerinde ağaç popülasyonu yaygınlaşmadan önce çevremiz dev mantarlarla kaplıydı. Dünya’nın da içinde bulunduğu galaksi, tıpkı dünya gibi yaklaşık 2 Milyon gezegeni içerisinde barındırmaktadır. Dünya’nın çekirdeği, en az güneş kadar sıcak bir yapıdadır. Dünya çevresinde dolanmak üzere fırlatılmış toplamda 38.000 adet uydu bulunmaktadır. Bunun 16.000 civarı düşmüş ya da indirilmiştir. Dünyamızda , görebildiğimiz yada göremediğimiz saniyede 100, bir gün boyunca ise 8,6 Milyon adet şimşek çakmaktadır. Her gün uzaydan Dünya’ya 100 ton ağırlığında meteorit tozu düşmektedir. Dünya’ya düşen en büyük meteor, krater oluşturmamıştır. Meteor, yapısı itibariyle köşeli ve kenarları düz olduğu için, muhtemelen bir taşın suda sekmesi gibi yüzeyde sekmiş ve durmuştur. Bugüne kadar gezegenimizde 106.000.000.000 insan yaşamıştır. 2050 yılına ulaştığımızda Dünya’da 9.200.000.000 insan olacağı tahmin edilmektedir. Dünya’ya her gün 8.600.000 yıldırım düşmektedir. Günümüzdeki hiçbir amfibi veya sürüngen, dinozorların boyuna erişemez, çünkü atmosferimizde o kadar oksijen bulunmamaktadır. Dünya’daki suların %97’si tuzlu, %3’ü tatlı sudur. Her saniye 2 insan hayatını kaybetmektedir. Dünya üzerindeki ilk canlılık örneklerine günümüzden 3.5 milyar yıl öncesine ait tabakalarda, Avusturalya’da rastlanmaktadır. Bu o kadar uzun bir süredir ki, o dönemde atmosferde oksijen bile bulunmamaktadır.





   DÜNYA İLE  İLGİLİ  BİLİNMEYEN  BİLGİLER ) GERCEKLER

 

Dünya ile ilgili Bilinmeyen Bilgiler|Gerçekler

 Yazar: sercan Kategori:Araştırma 17 Yorumlar 8261 Okunma

 

Dünyanın en geniş alana yayılmış kenti Avustralya’nın Mt.Isa Queensland 25.427 km2

Dünyanın en çok ülke ile sınır komşusu olan ülke Çin’dir. Komşu ülke sayısı 15.

Dünyanın en sıcak yeri Libya’da El-Aziziya’dır. En yüksek sıcaklık 58 C

Dünyanın en soğuk yeri Antarktika’da Vostok’tur. En düşük sıcaklık -89 C

Dünyanın en kuru yeri Arica-Antofogasta, Pasifik sahili, Şili’dir.

bunları biliyormusunuz

Yıllık ortalama yağış: 0,1 mm

Dünyanın en yağışlı yeri Mawsynram, Meghalaya, Hindistan’dır.  (Yıllık ortalama yağış: 861 mm.)

Dünyanın en rüzgarlı yeri Honolulu, Hawaii’dir.  (Tespit edilen en yüksek değer: 380 kmh/236 mph)  Dünyanın Honolulu, uzun kesintisiz sınırı ABD – Kanada arasındadır.

Dünyanın en kalabalık kenti Japonya’nın başkenti Tokyo’dur. (26.5 milyon)

Dünyanın en geniş ülkesi Rusya’dır. Yüzölçümü: 10.610.083 km2

Dünyanın en küçük ülkesi Vatikan’dır. Yüzölçümü: 0.272 km2

Dünyanın en yüksek yerleşim birimi deniz seviyesinden 5.090 m. yukarıda olan  Çin’in Webzhuan bölgesidir.

Dünyanın en alçak yerleşim birimi deniz seviyesinin 54 m. altında olan  ABD’nin California eyaletine bağlı Calipatria kentidir.

Dünyanın en kuzeyindeki yerleşim birimi 78.5 derece kuzeyde olan  Norveç’in Ny Alesond kentidir.

Dünyanın en güneyindeki yerleşim birimi 55.1 derece güneyde olan  Şili’nin Puerto Williams kentidir.

Dünyanın en ıssız yeri, Güney Atlantik’teki Tristan Cunha adasıdır.

 

Dünyanın en çok dil konuşulan ülke,  Papua Yeni Gine’dir.869 dil, lehçe ve ağız konuşulmaktadır.

Dünyanın en kuzeydeki kara parçası Grönland açıklarındaki Islet of Odaaq’dır.

Dünyanın en güneyindeki kara parçası, Güney Kutbu Antarktika’dır.

Dünyanın en büyük çölü Kuzey Afrika’da bulunan Sahra Çölü’dür. 8.600.000 km2

Dünyanın en büyük adası Grönland’dır. Yüzölçümü: 2.175.600 km2

Dünyanın en büyük kıtası Asya Kıtası’dır. Yüzölçümü: 44.493.000 km2

Dünyanın en büyük gölü İran’da bulunan Hazar Gölü’dür. Yüzölçümü: 371.000 km2

Dünyanın en yüksek dağı Çin (Nepal)’de bulunan Everest’dir. 8.850 m.

Dünyanın en yüksekten akan şelale Venezuella’da bulunan  Angel Şelalesi’dir. 807 m. yükseklikten akmaktadır.

Dünyanın en derin mağara Fransa’da bulunan Jean Bernard Mağarası’dır. 1.494 m.

Dünyanın en uzun nehir Nil Nehri’dir. 6.690 m

Dünyanın en yüksek barajı Irak’ta bulunan Bekhme Barajı’dır. 230 m

Dünyanın en uzun tüneli Japonya’da bulunan Aki Tüneli’dir. 12.8 km-1975 te tamamlandı

Dünyanın en uzun köprüsü Japonya’da bulunan Akashi-Kaikyo’dur. 1.990 m 1998 te tamamlandı

Günümüze kadar tespit edilen en büyük tsunami 1883 yılında Java Jumatra’da gerçekleşmiştir.  Tsunaminin yüksekliği 35 m.’dir ve 36.000 kişinin ölümüne neden olmuştur.

Dünyanın en büyük transatlantiği olan Titanic’in 15 Nisan 1912’deki ilk seferinde buz dağına çarpıp batması sonucunda 1.517 yolcu yaşamını yitirmiştir.

Dünyada en çok can kaybına yol açan Cyclone adlı kasırga Bangladeş’te 1991 yılında gerçekleşmiştir ve 200.000 kişinin ölümüne neden olmuştur.

 

En sulu gezegen olan dünyada, güneş enerjisi okyanuslardaki suyu buharlaştırır, sonra yağmur olarak karaya yağarak nehirlere ve okyanuslara geri döner. Bu döngü milyonlarca yıldır devam ediyor ve günde yaklaşık 136 trilyon litre su yeryüzüne iniyor.

Dünyanın en hızlı hayvanı pirelerdir. Pireler, 3 milimetrelik boylarına karşın bir sıçrayışta 500 mm’lik bir uzaklığa erişebilirler ya da 300 mm’lik bir yüksekliğe ulaşabilirler. Bir insan bu performansı gösterecek olsa 250 metre uzaklığa ve 150 metre yükseğe sıçrayabilir. Pireler dünya rekortmenleridir. Başka hiçbir hayvan kendisinden 100 defa daha uzağa ve 30 defa daha yükseğe sıçrayamaz.

Dünyanın en zengin üç ülkesi Kanada, Norveç ve ABD’dir. Bu üç ülkenin ortalama geliri, dünyanın en fakir 5 ülkesinin ortalama gelirinden 74 kat daha fazladır. Kanada, Norveç ve ABD, zenginlik sıralamasının en üstünde yer alırken, Sierra Leone, Nijer ve Etiyopya en altında yer alıyor.

 Amerikan havayolları, uçuşlarda yolculara sunduğu kahvaltılarda, her tepsiden bir zeytini kaldırarak, 1987 yılında, 40 bin dolar kâr etmiştir.

Timsahların ağızlarını açma güçleri kapama güçlerinden daha azdır

Karınca deliklerinin girişi her zaman kuzey”e bakar

En zehirli hayvanın altın kurbağa olduğunu biliyor muydunuz?

Bir insanın damarları arka arkaya konulduğunda dünyanın çevresini 2 defa dönecek kadar uzunluktadır.

Bir çift sineğin sadece nisan-mayıs aylarında bıraktıkları yumurtaların tamamından sinek çıksa idi, dünyayı 14 metre kalınlığında bir sinek tabakası kaplar.

Dünyanın en soğuk yeri güney kutbu olup sıcaklık -80 ve -90 civarındadır (sibirya -50)

Tarihte en uzun hakimiyette kalmış Devlet Osmanlı Devletidir: 623 yıl

1533 yılında Rusyada hakimiyete gelmiş IV.İvan’ın kendi yerinde gözü olduğu gerekçesiyle öz oğlunu öldürmüştür.

Kargalar ortalama 120yıl yaşarlar (vay anasını)  Bir insan 1’den 1 milyara kadar 12 senede sayabildiğini biliyor muydunuz.

Zurafaların ses tellerı yoktur.

Bir insanın damarlarının uzunluğunun dünyayı 200 kere dolaşabileceğini biliyor muydunuz?

Yetişkin biri günde ortalama 25.000kez nefes alır

Balıklar olan her şeyi 10 dakika sonra unuturlar

Bir bardak kolada yaklaşık 32 küp şeker bulunur.

Okyanusun en derin yerine inmek aya gitmekten daha zordur..

Jackie chan dünyadaki bütün dögüs spor larinda dünya sampiyonudur

En büyük insan koreli bir iş adamı boyu 3 .10m

Bir maymunun kolunda 25 milyon kıl vardır

Sanılanın aksine köpekler yaşil ve kırmızı rengi ayıredebilirler, renk körülüğüyle alakaları yoktur.

”Ünlü satranç ustası Kasparov saniyede 120 hamle düşünebilmektedir.”

Filler fare gördüklerinde kaçmaktansa onu yemeyi tercih ederlermiş

Elektrikli sandalye bir dişçi tarafından icat edilmiştir.   Dünyanın en hızlı büyüyen bitkisi bambu, bir günde 90cm. kadar uzuyor.

Bugüne kadar bilinen en ağır böbrek taşı 1.36 kg.

Uyurken, televizyon seyrederken yaktığımızdan daha fazla kalori harcıyoruz.

İnsan vücudundaki en güçlü kas dildir..

Hapşırdığımız zaman, kalbimiz de dahil olmak üzere bütün vücut fonksiyonlarımız bir an için durur…

Kadınlar erkeklere oranla, iki kat daha fazla göz kırpar…

İnsanlar vücutlarında 300 adet kemikle doğuyorlar, ama yetişkin olduklarında bu sayı 206’ya düşüyor

Çocuklar baharda daha fazla büyüyor.

İnsanlar beyinlerinin %10’unu kullanırlar.

Sağ elini kullanan insanlar, sol elini kullananlara göre, ortalama dokuz yıl daha fazla yaşıyorlar.  

Bir insan hayatı boyunca, ortalama iki yılını telefonda konuşarak harcıyor…

Bir big mac hamburgerin ekmeğinde, ortalama 170 adet susam bulunuyor.

Ödemeli telefon konuşmalarının çoğu, babalar gününde ediliyor.

Köpeklerin Gözleri Sadece Siyah Beyaz Görür Tıpkı Eski Turk Filimleri Gibi

Bir timsahın gözlerinin arasındaki mesafe, ayaklarının büyüklüğüne eşittir

Brine karideslerinin yumurtalari kurutulduktan sonra dahi, tuzlu suda canlandirila bilir.

Zürafaların ses telleri yoktur

Kutup ayıları daha az enerji harcamak için(vucut ısılarını korumak için) arka ayaklarını ön ayaklarının izine basarlar.

İnsanlar her hapşurduğunda kalbinin 0,8sn. durduğunu biliyormuydunuz?

Dünyada en derine dalan kuş türü imparator penguenleridir. Bu kuşlar yiyecek aradıkları sırada tam 255 metre derine dalarlar. yani bu kuşlar yaklaşık 18 dk nefessiz kalıyorlar!!!

 Bir yılda gözümüzü tam 4 200 000 kez kırpıyoruz.

Beethoven beste yapmadan önce kafasını soğuk suya sokardı.

Kaptan Cook,Antartika hariç tüm kıtalara ilk ayak basan kişidir.

Bir okyanusun en derin yerinde,demir bir topun dibe çökmesi bir saatten uzun sürer.

Geçen 3500 yılın,sadece 230 yılı barış içinde yaşanmıştır

Hİpopotamlar insanlardan daha hızlı koşarlar.

Mumyaların ayak parmakları tek tek sarılarak mumyalanmıştır

Global ısınma yüzünden yükselen deniz seviyesi 2050 yılında Shangai ve deniz kıyısındaki diğer Çin şehirlerinde büyük sellere neden olacak.Bu sellerde 76 milyon kişi evsiz kalacak.

Ev kazalarında ölenlerin ve yaralananların bir yıldaki sayısı trafik kazalarında ölenlerin sayısına eşittir.

Bir okaliptüste yaklaşık 3 ton su vardır

Dunyada kıtalar her yıl birbirlerine yaklasık 1 cm yaklasırlar

Ege denizi eskiden büyük bir kıta idi oluşan depremler sonunuda ege denizi meydana geldi

Kırkayaklıların aslında hiçbir türünde kırk adet ayak bulunmadığını biliyor muydunuz?

Kurbağaların zehirli bir böcek yuttuklarında(arı gibi) midelerini ağızlarından çıkarıp temizlediklerini biliyormuydunuz?

Sümüklüböceklerin dört tane burnu vardır.

Bir devekuşunun gözü beyninden büyüktür.

Bir timsahın gözlerinin arasındaki mesafe, ayaklarının büyüklüğüne eşittir.

Dalmaçyalılar gut olmayan tek köpek cinsidir.

Ayı inlerinin girişleri herzaman kuzeye bakar.

Değerli taşların çoğu birkaç elementten oluşur, sadece pırlanta tamamen karbondan oluşur.

Global ısınma yüzünden yükselen deniz seviyesi 2050 yılında Shangai ve deniz kıyısındaki diğer Çin şehirlerinde büyük sellere neden olacak. Bu sellerde 76 milyon kişi evsiz kalacak.

İnsan elinde, en yavaş uzayan tırnak baş parmağınki, en hızlı uzayan tırnak ise orta parmağınkidir.

Hawaii alfabesinde sadece 12 harf bulunmaktadır.

Güney Kore başkenti Seul, Kore dilinde “başkent” anlamına gelmektedir.

Kanada, Kızılderili dilinde “büyük köy” anlamına gelmektedir.

Dünyadaki ilk telefon rehberinde sadece elli isim yer almıştı.1878 yılının şubat ayında Connecticut New Haven’da yayımlanmıştı.

Yataktan düşerek ölme olasılığı iki milyonda birdir.

Ünlü çizgi film kahramanı Temel Reis, 1919 yılında Elzie Crisler Segar tarafından yaratıldı.

İlk çamaşır makinesı 1907 yılında Hurley Machine Co. Tarafından pazarlandı.

Kıta isimlerinin hepsi aynı harfle başlayıp aynı harfle biter.

Ortalama bir erkek, hayatının 3350 saatini tıraş olmak için harcar.

İnsan saçı, üç kilo ağırlık kaldırabilecek esnekliktedir.

Uranüs, çıplak gözle görülebilen bir gezegendir.

Günışığından daha fazla yararlanmak için saat uygulamasını Benjamin Franklin başlatmıştır.

Bugüne kadar ölçülmüş en büyük buz dağı, 200 mil uzunluğunda ve 60 mil genişliğindedir ve Belçika’dan daha büyük bir yüzölçümüne sahiptir.

Bugüne kadar kaydedilmiş en büyük dalga, 1971 yılında Japonya’nın Ishigaki Adası’nda 85 metre yüksekliğine ulaşmıştır.

Hindistan’daki yıllık doğum sayısı, Avustralya’nın toplam nüfusundan fazladır.

Rusya’nın dörtte biri ormanlarla kaplıdır.

Tarih boyunca yeryüzünde bulunan altın 200 kat daha fazlası okyanuslarda bulunmaktadır.

Bir kilo limonda bir kilo çilekten daha fazla şeker vardır.

Timsahlar renk körüdür.

Yarım kilo bal yapabilmek için arılar iki milyondan fazla çiçekten bitki özü toplamak zorundadırlar.

Sadece dişi kanaryalar ötebilir.

Venüs saat yönünde dönen tek gezegendir.

İnternetin yıllık büyüme yüzdesi 314.000’dir.

En fazla asfaltlı yola sahip ülke Fransa’dır..

Eiffel Kulesi’nin tepesine çıkana kadar 1792 basamak vardır.

 

İnsan Neden Kendini Gıdıklayamaz?

 09 Oca 10 admin

 

Dünyanın her yanındaki mazoşistler buna üzülebilir fakat insan beyni kendini gıdıklamaya karşı programlanmıştır. Hareketi kontrol eden beyin olduğundan siz bir şey yapmadan ne yapacağınız o bilir. Bu yüzden gıdıklamanın ne miktarda bir güçle yapılacağı, nerenin gıdıklanacağı ve gıdıklamanın hızı beklenilenler arasındadır. Bu bilgileri de kendi ellerinize karşı kendinizi hissiz kılmak için kullanır. Peki neden gıdıklanma tepkisi verilir? Bunun sebebi, mağaralarda yaşayan atalarımızın sürüngen yaratıklara karşı dikkatli olmasını sağlayabilmekmiş. Gıdıklanınca beraberinde gelen gülme krizi de aslında bir panik tepkisi. Bir başkasının gelip karnınızı gıdıklayacağını bilseniz bile bu tepkiyi durduramazsınız çünkü a) beyniniz tam olarak nasıl ve nerenizin gıdıklanacağını bilemez ve b) birinin sizi gıdıklayacağını bilmek panik alıcılarını açık tutmaya yeter de artar bile









İnsan Hafızası Nasıl Çalışır?

 15 Oca 10 admin

 

Hafızanız hakkında ne kadar çok şey bilirseniz onu nasıl geliştirmeniz gerektiğini de o kadar iyi bilirsiniz. Bu yüzden de hafızanızın nasıl işlediğini anlatan bu yazıda kendiniz için yeterli bilgi bulabileceğinizi düşünüyoruz.   Bebeğinizin ilk ağlayışı… Büyükannenizin yaptığı kurabiyelerin tadı… Okyanus esintisinin kokusu. Bunlar hayatınızın devam eden tecrübelerini oluşturan hatıralardır. Size kendinizi anlatırlar. Tanıdığınız insanlarlayken ve yerlerdeyken bu anılar geçmişinizle şimdiniz birbirine bağlar, geleceğinizin iskeletini oluşturur. Yani bizi biz yapan şey hatıralarımızdır.   Çoğu insan hatırlar sahip oldukları bir şeymiş gibi konuşur. İyi görmeyen gözleri ya da güzel saçları gibi. Fakat hafıza vücudunuzun bir parçası gibi varlığını sürdürmez. Dokunabileceğiniz bir şey değildir. Hafıza, hatırlama sürecine işaret eden bir kavramdır.   Geçmişte çoğu uzman hafızayı, içinde bilgilerin saklandığı ayrı hafıza dosyaları gibi anlatmayı severdi. Diğerleriyse hafızayı, insan kafasının altında bulunan nöral süperbilgisayarlara benzetiyordu. Fakat bugün uzmanlar, hafızanın bundan çok daha karmaşık ve anlaşılmaz olduğuna, beynin tek bir noktasında bulunmadığına ve beynin genelinde gerçekleşen bir süreç olduğuna inanıyor.   Bu sabah kahvaltıda ne yediğinizi hatırlıyor musunuz? Aklınıza yalnızca bir tabak içinde peynir zeytin geliyorsa bunu sıra dışı bir nöral yoldan çekip almamışsınız demektir. Bu anı, son derece karmaşık bir yapıcı gücün, her birimizde varolan ve beyne yayılmış ağ biçimli hücrelerden gelen bambaşka izlenimleri bir araya getiren bir gücün sonucudur. ‘Hafızanız’ her biri anıların yaratılması, depolanması ve yeniden hatırlanması konusunda farklı roller oynayan bir sistemler grubundan oluşur. Beyin bilgiyi normal olarak işledikten sonra tüm bu farklı sistemler mükemmel bir biçimde birlikte çalışarak bağlı düşünceleri oluşturur.   Tek bir anı gibi görünen şey, aslında karmaşık bir yapıdır. Eğer bir nesneyi düşünürseniz (örneğin kalem diyelim) beyniniz bu nesnenin adını, biçimini, fonksiyonunu ve sayfaya değdiğinde çıkardığı sesi hatırlayacaktır. Bir kalemin nasıl olduğuna dair anıların her bir parçası, beynin farklı bölgelerinden gelir. Kalemin bütüncül olarak imgesi, beyin tarafından farklı bölgelerden aktif olarak yeniden yapılandırılır. Nörologlar, bu bölümlerin tutarlı bir bütün oluşturmak üzere nasıl bir araya geldiklerini henüz anlamaktadır.   Bisiklete biniyorsanız bisikleti nasıl kullandığınızın hatırası, bir dizi beyin hücresinden gelir. Buradan başka bir adrese nasıl gittiğinizin hafızası başka bir hücreden gelir. Bir araba tehlikeli biçimde size yaklaştığında hissettiğiniz korku hafızası da başka bir hücreden gelir. Fakat farklı farklı gerçekleşen bu zihinsel tecrübeleri siz hiç fark etmezsiniz. Zaten bu anıların beynin başka bölgelerinden geldiğini de bilmezsiniz. Çünkü bir arada çok güzel bir uyum içinde çalışırlar. Aslına bakılırsa uzmanlar nasıl hatırladığınız ve nasıl düşündüğünüz arasında kesin bir farklılık olmadığını bile söylüyor.   Elbette bu bilim adamlarının sistemin nasıl işlediğini tam olarak buldukları anlamına gelmez. Hâlâ hatırlama işini tam olarak nasıl gerçekleştirdiklerini ya da hatırayı çağırma sürecinde neler olduğunu anlayabilmiş değiller. Beynin hatıraları nasıl düzenlediği ve bu hatırların nereden alınıp nerede depolandığına dair araştırmalar, onlarca yıldır beyin araştırmacıları için bitmek bilmeyen bir konu olmuştur. Fakat bilinçli tahminler yürütebilecek kadar bilgi vardır. Hafıza süreçleri kodlamayla başlar, depolamayla sürer ve sonunda da geri getirme gerçekleşir.   Hafıza Kodlama   Hafızanın oluşturulmasında ilk adım kodlamadır. Bu, kökenini duyulardan alan ve algıyla başlayan biyolojik bir fenomendir. Örneğin âşık olduğunuz ilk kişinin hatırasını düşünün. O kişiyle karşılaştığınızda görsel sisteminiz büyük olasılıkla göz ve saç rengi gibi fiziksel özellikleri kaydetmiştir. İşitsel sisteminiz de gülüşlerinin tınısını almış olabilir. Büyük olasılıkla kokuları da aklınızda yer edindi. Dokunuşlarını hissetmiş bile olabilirsiniz. Bu ayrı duyguların her biri beynin bu algıları tek bir tecrübe altında, o kişiye ait tecrübeniz altında toplamasını sağlayan beyin çıkıntısı isimli kısmına gider.   Uzmanlar, frontal korteks adı verilen beynin bir başka kısmıyla beraber beyin çıkıntısının bu çeşitli sensör girdileri analiz etmekle ve hatırlanmaya değer olup olmadığına karar vermekle yükümlü olduğuna inanıyor. Eğer öylelerse uzun dönemli hafızanızın bir parçası olabiliyorlar. Daha önce de belirtildiği üzere bu farklı bilgi parçaları, beynin farklı bölgelerinde depolanıyor. Bu parçaların daha sonra nasıl tanımlanıp geri getirildiği ve tutarlı bir hafıza oluşturduğuysa henüz bilinmiyor.   Hafıza algıyla başlasa da elektrik ve kimya dili kullanılarak kodlanır ve depolanır. Çalışma biçimi de şudur: Sinir hücreleri, sinir kavşağı adı verilen bir noktada diğer hücrelerle bağlanır. Beyindeki tüm faaliyetler, mesajlar taşıyan elektrikli dürtülerin hücreler arasındaki boşluklardan atladığı bu sinir kavşaklarında olur.   Bir nabzın bu boşluktan elektrikle atımı, sinir taşıyıcısı (nörotransmitter) adı verilen kimyasal ileticilerin salınımını tetikler. Bu sinir taşıyıcıları hücreler arasındaki boşluklarda dağılarak kendilerini yakınlardaki hücrelere bağlarlar. Her bir beyin hücresi, buna benzer binlerce bağlantı kurarak tipik bir beyne yaklaşık 100 trilyonluk sinir kavşağı verebilir. Bu elektrikli dürtüleri algılayan beyin hücresi kısımlarına dendrit adı verilir. Dendritler, yakınlardaki beyin hücrelerine ulaşabilen beyin hücresi tüyleridir.   Beyin hücreleri arasındaki bağlantı kesin değildir. Sürekli değişir. Beyin hücreleri, farklı bilgi işleme türlerinde uzmanlaşan gruplar hâlini alarak bir ağ içinde çalışır. Bir beyin hücresi bir diğerine sinyal gönderirken ikisi arasındaki sinir kavşağı kuvvetlenir. Aralarındaki sinyal gönderisi ne kadar artarsa bağ da o kadar artar. Böylece her yeni tecrübeyle beyniniz fiziksel yapısını yavaşça değiştirir. Aslında beyninizi nasıl kullandığınız, beyninizin nasıl organize olacağına karar vermesinde yardımcı olur. Bilim adamlarının yoğrukluk adını verdiği bu esneklik sayesinde beyniniz hiç hasar almamış gibi kendini yeniden programlayabilir.   Dünyayı öğrenip deneyimledikçe ve sinir kavşaklarıyla dendritlerde değişimler yaşandıkça beyninizde daha fazla bağ yaratılır. Beyin tecrübelerinize bir cevap olarak kendini tekrar tekrar düzenler; tecrübe, eğitim ya da çalışmayla ortaya çıkan dış girdilerin etkileriyle tetiklenerek hatırları oluşturur.   Bu değişimler kullanımla güçlenir ve siz yeni bilgiyi öğrenip tekrar ettikçe beyinde karmaşık bilgi ve hafıza devreleri yapılanır. Örneğin bir şarkıyı arka arkaya çalarsanız belli hücrelerin belli bir sırayla canlandırılması, bu canlandırmanın daha sonraları kolayca yapılmasını sağlar. Sonuç: O şarkıyı çalmada daha başarılı olursunuz. Daha hızlı ve daha az hatayla çalarsınız. Yeterince pratik yaparsanız mükemmel denilecek seviyeye ulaşırsınız. Fakat birkaç hafta çalışmaya ara verir, sonra da şarkıyı çalmaya kalkarsanız artık mükemmel olmadığınızı fark edebilirsiniz. Beyniniz, kısa bir süre önce çok iyi bildiğiniz bir şeyi unutmaya başlamıştır bile.   Bir hafızayı hiç silinmeyecek biçimde kodlamak için öncelikle dikkat vermelisiniz. Her zaman her şeye dikkat edemeyeceğinizden günlük karşılaştığınız şeylerin çoğu bir filtreden geçer ve yalnızca birkaç uyarıcı bilincinize geçer. Farkına vardığınız her şeyi hatırlıyor olsaydınız hafızanız daha sabah evden çıkmadan ağzına kadar dolardı. Bilim adamlarının emin olmadığı şey, uyarıcının sensör girdi evresinde mi yoksa beyin onun önemini algıladıktan sonra mı denetlendiği. Bilinen şeyse bilgiye verilen dikkatin hatırlama konusunda en önemli faktörü oluşturuyor olabileceği.   Kısa ve Uzun Süreli Hafıza   Bir hatıra oluşturulduğunda depolanması gerekir (ne kadar kısa olsa da). Çoğu uzman, hatırları üç biçimde sakladığımızı söyler: Önce sensör evrede, sonra kısa süreli hafızada, nihayetinde de (bazı hatıralar için geçerlidir) uzun süreli hafızada. Her şeyi beynimizde depolama ihtiyacı duymadığımızdan insan hafızasının farklı evreleri, bizi günlük olarak karşılaştığımız bilgi selinden koruyacak bir filtre görevi görür.   Hatıraların yaratılışı algıyla başlar. Algı sırasında bilginin işlenmesi, genelde saniyenin çok küçük bir parçası kadar süren kıs asensör evrede gerçekleşir. Görsel biçimler, ses ya da dokunma gibi bir algının uyarıcı geldikten bir süre sonra daha devam etmesine izin veren şey sensör hafızanızdır.   Bu ilk parıltıdan sonra algılanan his kısa süreli hafızada depolanır. Kısa süreli hafızanın oldukça sınırlı bir kapasitesi vardır. Aynı anda yirmi ya da otuz saniyeliğine yediden fazla bilgiyi tutamaz. Çeşitli hafıza stratejileri kullanarak bu kapasiteyi artırabilirsiniz. Örneğin 8005840392 gibi on haneli bir sayı kısa süreli hafızanız için çok uzun olabilir. Fakat telefon numarasıymış gibi bölümlere ayrıldığında 800-584-0392 siz telefon açana kadar kısa süreli hafızanızda kalabilir. Aynı şekilde bu numarayı kendinize tekrar ederek de kısa süreli hafıza saatini yeniden başlatma işlemini durdurabilirsiniz.   Önemli bilgiler yavaş yavaş kısa süreli hafızadan uzun süreli hafızaya aktarılır. Bilgi ne kadar sık tekrarlanır ya da kullanılırsa uzun süreli hafızaya geçmesi ya da ‘kalması’ ihtimali o kadar fazla olur (Bu yüzden ders çalışmak insanların sınavlarda daha iyi sonuçlar almasını sağlar). Sınırlı olan, hızla kaybolan sensör ve kısa süreli hafızaların aksine uzun süreli hafıza, sınırsız ölçüde bilgiyi sonsuz bir zaman diliminde saklayabilir.   İnsanlar, önceden bildikleri bir şeylerle ilgili bilgileri daha kolay saklama eğilimindedirler, çünkü bu bilgi onlara daha çok şey ifade eder ve zaten uzun süreli hafızalarında bulunan bir bilgiyle zihinsel bağlantısını kurabilirler. Bu sebeple de ortalama bir hafızası olan biri belli bir konu hakkında daha derin bilgiler anımsayabilir.   Çoğu insan uzun süreli hafızayı genel olarak ‘hafıza’yı düşünürken kullanır. Ancak çoğu uzman, bilginin önce sensör ve kısa süreli hafızalardan geçmesi gerektiğini, sonra uzun süreli hafıza olarak saklanabileceğini söyler.

 Kategori : Bilim, İnsanlar, Merak Edilenler Etiketler : algılama, anı, bellek, beyin hücresi, hafıza, hafıza geliştirme, hafıza teknikleri, hatıra, hatırlama, insan beyni, insan hafızası, kısa süreli hafıza, nöronlar, sensör evre, uzun süreli hafıza

« En İlginç Yaratılış İnanışları

Kutlu Diyar’ın Beren’i: JRR Tolkien »